22 Eylül 2006.. Hangi şeriat
Kimi programlarda sabır taşı çatlayıveriyor. Bu cuma da öyle bir zamana denk geldi.
Haydi dertleşelim. Malumunuz artık Birol Çimen telefonla canlı yayına katılamıyor. Bu benim tercihim. Pişman da değilim. Bazı ilişkiler vardır ki bir taraf "artık bitti" dediğinde ne karşıdakinin ne de çevredekinin "bir kez daha deneyin" demeye yüzü kalmaz. Bu durum programın devamlı katılımcısı Birol için de geçerliydi. Ne gündem, ne de o anda konuşulmakta olan konu ile hiç ilgisi olmayan milyon şeyi senelerce dinledik. Sonra bir gün geldi ve bitti.
Son iki haftada da Hasan amca farklı bir şekilde programın özelliğini kaybettirdi. Konusu ya da konumuz olmayan bir şeriat muhabbetinde daldık ve battık. Hele de tanım yapılırken fücceten ruhumu teslim edecektim. Kesmek zorundaydım. Kestim.
Hasan amca ile mevcut sorunlarımız:
1. Kendisini bir dernek adına konuştuğu için mutlaka yorumları dinlenmesi gereken birisi olarak görüyor ve vakit kuralına uyuyor gibi olsa da uymuyor.
2. Dini ve dünyevi ilimlerde eksper olduğunu düşünüyor.
3. Konuşmalarında fikri bütünlük olmadığı halde "gerekirse çıtayı yükseltirim" gibi aşağılayıcı cümleler kullanıyor.
Huzurlarınızda kendisi ile ilişkilerimizin bitmesi halinde, yeterli sabrı gösteren ve hatta programcılarda olmayan bir sabrı gösteren kişi olduğumun bilinmesini isterim. Bayıldım pardon..
Ve programdan kalan:
Cihad ilan ettiğini düşünen ve müslüman olduklarını ifade dışında temel özellikleri ancak "eşkiya" olmakla özetlenebilecek kişilere söylediklerimden dolayı asla pişman değilim. İlgilisine..
Hoşçakalın
Çevreye verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür.
Doktor