doktor&hesapci

TGRT-FM de Cuma günleri saat 20.00 civarlarında yayına giren programın paralelinde fikir alışverişi için yapılmış bir blog dur. Yorumlarınızı bırakmakta nazlanmayın.

Thursday, January 29, 2009

Hadi bakalım

Randall Bragg ( Eşkiya kovboy) : Sen kanunları uyguladığını söylüyorsun..
Virgil Cole (Şerif kovboy) : Evet,aynen öyle
Randall Bragg: Ama, kendi kanunlarını....
Virgil Cole: İkisi aynı şey.

Şu dolar muhabbetinden sıkıldım. Piyasa yatıyor kalkıyor dolar konuşuyor. Bir kısım aşağı diyor bir kısım yukarı diyor. Bazen aynı kişiler hem aşağı gösteriyor hem de yukarıyı.
Adın ekonomist’e çıktıysa ve bir de meşhursan tutarlı olmak zorundasın. Dolayısıyla sonuç her ne olursa olsun haklı çıkmak ve “ben böyle demiştim” diyebilmek için, hülasası “kıçını kurtarmak” için çift yönlü konuşuyorlar. Herkesin kafası haliyle karışık. Sırf bu jigsaw’lar yüzünden.

Türkiye “hükümetinin” dolar borcu yok gibi bişeydir. Dolayısıyla bu “absolute risk” yada perfect storm dedikeri piyasa sorununu ortadan kaldırır. Gerisi lakırdıdır. Amiga beşyüzlük’tür inanmayın.

Peki borcu olan kim? Ensesi kalınlar. Ya da kalınlaşmaya başlayanlar. Özel sektör dedikleri kısım. Kırk milyar gibi bir rakamın altında kalan ülkemizin mersedes ve be-em-ve’nin üst serilerine binen kısmı.

Bu ağabeyler borcu ödemeye kalkarsa batacaklarını biliyorlar. Peki, ne yapmak isterler?
Borcu devlete yıkma peşindeler. Hükümet bunu yemiyor. İşte ondan sonra hükümete ver ediyorlar ayarı. Yolsuzluk, gericilik, sahtekârlık falan… Şamandırasına gelinceye kadar hükümet susuyor, susacak… Ama sonra ne olacak?

IMF manifestosu kabul görür, kredi alınır… Bu malum olan kısmı… E peki hükümet bunu yedirecek mi?

Aslında fizik kanunu aynen ekonomide de geçerli, özellikle mikro ekonomide… Türkiye 75 milyon nüfusa sahip ve devamlı talep oluşan bir ülke. Talep diyorum dikkat edin. Çünkü arz kısmı bugünkü dünya ekonomisinde belirleyici değildir teknolojik gelişmeler kısmen istisna. Talep doğrultusunda gelişir her şey.

Şimdi düşünün, bir bankadan kredi çektiniz. Sonra ödeme güçlüğü çektiniz. Olasılıklar nedir?
- Bir yerden gidip bir kaynak bulursunuz..ödersiniz…
- Ödeyemeyeceğinizi belirtirsiniz, ya gelirler mala mülke el koyarlar, Ya da batmışsındır zaten Allah selamet versin diyip kredi bataklarına bir ilave koyarlar.

Şuan ilk olasılık cari olmuyor. Kimse malını elden çıkarmak istemiyor, çünkü şuan ucuz. İkinci olasılığı kimse düşünmüyor çünkü Tayyip sahip çıkar durumunda ahali, ama tehditkâr.
Başbakan’ın yerinde olsam bunların birine dahi sahip çıkmam, batıl olup gitsinler… Fizik kanunu boşluklarını bir başkasının üretimi doldurur. Zenginlikler el değiştirir. Şimdi dertlerinin ne olduğunu anladınız herhalde.

IMF neden bekle babam bekle yapıyor sanıyorsunuz. Obama’nın o kadar paraya ihtiyacı olduğu bir zamanda sağa sola kredi verme peşinde kim koşar ki? Dert bu üretim pastasını kapmak! Amerikalı yatırımcıyı bu tarafta bir yerlerde kar eder hale getirmek. Aslında "ikisi aynı şey" ...

*Hakikat sadedir, onu biz karmaşık hale getiririz.
Cingöz Recai filminden Ayhan Işık repliği…

efe

5 Comments:

At 1:25 AM, Anonymous Anonymous said...

Efeciğim
29unda IMF den daha onemli bişey oldu DAVOSta
Bundan sonra Artıkın Davos mavos yoktur arkadaş
Bütüüün Ekonomi olayı olacaktır artıkın KASIMPAŞA DA he heyt beee
Artık açılış değil havywar olacak kuzu çevirme
Güreşle biter dünya liderlerinin konuşmaı bence
İsrailinde karizması çizildi darma duman oldu böylece...

Bi de abi sen gazetecisin tamam ama ne elliyon lafını bölüyon bizim başbakanın yaaw.
Ayar ettin adamı. Okeyi tahtasına bakılmış gibi bozuk attı
oldu mu şimdi :D

 
At 9:15 AM, Anonymous Anonymous said...

E tabi rıdvan kardeş, kasımpaşa ahalisi açısından düşünürsek mesele hallice bir "Malkoçoğlu Davos'da" gibi oldu.

Bizim millemiz sever böyle tavırları. Çünkü Osmanlı torunudur.
Padişah raconu koyar. Neden? Çünkü padişahtır ondan. Kimse gıkını çıkaramaz. Yedi düvele resti çeker. Neden çünkü padişahdır. Padişahlık makamı alt telden değil bas'dan konuşur. Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye... İsme bak. The Soultan of Great Ottoman Empire... Bu da gavurcası... Kısaca adamın durduğu nokta celladın ipi gibi birşey. Herkes Osmanlı sultanlarından korkagelmiştir. Çünkü onlar racona gelmez. Raconu bozar,ve illa bir racon konulacaksa bu kendi raconları olur.

Amma başbakansan, hele Türkiye Cumhuriyeti başbakanıysan. Abicim raconu koyarken beş değil onbeş kere düşünmen lazım. Çünkü arkan yok. Yani Türkiye Devleti bir insana racon koyma prestijini verecek bir ülke değildir babacığım. Bunun yarını var. HAdi bu el okey geldi çaktın masaya,diğer elde adama per bile vermezler.

He, şahsi fikrim başka. Bende asabi biriyim. Ben olaydım Tayyip gibi de yapmaz giderken Perez'in suratına bir şaplak atar ikide küfürü basar öyle çıkardım...

İşte o yüzden başbakan değilim!!!

 
At 12:29 PM, Anonymous Anonymous said...

Ben sözü şöyle bitiriyorum o zaman.
Bizim başbakan gitmişti İsraelllere, olmert'le buluşmuştu ve el sıkıyor [o sırada ölü sayısı 200 civarları] abi ben o sahneye anında kendimi koydum o eli nasıl sıkarım sonra içerde başbaşayken yanında çakı taşıyan başbabakan olarak ben... NEYSE BEN DE BAŞBAKAN DEĞİLİM :D
Ama bizim millet havaalanına gidecek kadar bayıldı ben yine de şu yazıyı alıp copy/paste yapıyorum.

DRAMATİK DEĞİŞİM OLMAZ(Nuray Mert (Radikal Yazarı)
Elbette bu beklenmedik, çok keskin bir davranış ama bir ülkenin dış ilişkileri, başbakan da olsa bir kişinin yaptığı çıkışla olumlu ya da olumsuz manada dramatik olarak değişmez. Ama bu, hiç etkilenmez anlamına da gelmemelidir. Mutlaka etkilenir, bakın bugün Gazze’de Başbakan için miting yapılıyor. Arap kamuoyunda etkileri olacaktır, nitekim onun işaretlerini de alıyoruz. Arap televizyonlarının bir kısmına, Arap gazetecilerle yapılan röportajlara baktığınızda zaten aşağı yukarı olası etkileri tahmin edebiliyoruz. Bu çıkışı olmadan önce de bölge kamuoyu nezdinde hem Tayyip Erdoğan’ın hem de Türkiye’nin yükselen bir grafiği vardı. Buna mukabil bölgedeki liderler bundan pek hoşlanmamışlardır, başta Mısır olmak üzere... Yaşananlar sadece İsrail’le ilişkilerimizi etkilemez, neredeyse İsrail kadar etkilenecek başka ülkeler de var bölgede. Nitekim Simon Peres Mübarek örneğini verdi. “Mübarek durumu daha iyi anlıyor, siz terslik yapıyorsunuz” demeye getirdi.
ABD başta olmak üzere Batı dünyası bölgede, İran’ın nüfus alanını güçlendirmektense, bu alanı Türkiye’nin doldurmasını tercih eder. Nedir İran’ın nüfus alanı, Şiiler etkisinde ideolojik etkinlik alanı var. Arap dünyasında artık giderek AB ile işbirliği içerisinde olan ve kendi toplumunun taleplerini hiçbir şekilde temsil etmeyen hükümetlere karşılık, İran’ın ABD ve İsrail karşısındaki tavizsiz tutumu bir dik duruş ve alternatif olarak görünüyor. İran’ın askeri ya da mezhebi etkisinin ötesinde böyle bir ideolojik etkinliği de var bölgede ve bu bir tehdit olarak görülüyor.

 
At 3:59 AM, Anonymous Anonymous said...

Merhaba, abi ben Mehmed. Radyoda hiç Kurtlar Vadisi dizisini işlediniz mi? Türkiye gazetesi dikkat ettim de Kurtlar vadisinin k'sini bile konu etmiyor. Tv köşesinde de aynı durum. Sizin bu diziye dair bakış açınızı öyle merak ediyorum ki anlatamam. Ama zaten anlatmış oldum değil mi? :))

 
At 7:57 AM, Anonymous Anonymous said...

Merhaba, Mehmedciğim ben de Rıdvan...
Ben de bu konuyu işlemek istiyorum:

Comment ne demek?

[Her zaman söylediğim olgu şudur. İNGİLİZCE ingilizce-ingilizce sözlükten öğrenilir.]

comment:
(Latinceden-commentum)-C 1400
If you comment on something, you give you opinion about it or you give an explanation for it. /express you opinion/

Alıntıdır(COLLINS COBUILD english dicionary for advanced learners)
(Çevirisini size bırakıyorum.)

O halde senin sorun baştan cevap hakkını yitirdi çünkü bir COMMENT değil! Benim commente gelirse sıra benimki senin olmayan commente karşılık bir comment(cevap değil):D
Saygılar...

 

Post a Comment

<< Home

Mesothelioma Asbestos, Mesothelioma Cancer, Malignant Mesothelioma, Mesothelioma Attorney.
Mesothelioma