doktor&hesapci

TGRT-FM de Cuma günleri saat 20.00 civarlarında yayına giren programın paralelinde fikir alışverişi için yapılmış bir blog dur. Yorumlarınızı bırakmakta nazlanmayın.

Sunday, September 10, 2006

8 Eylül 2006.. Yavaş yavaş açılacağız.

Mikrofonla tanışmamız 1996 senesinde sonbahar aylarında olmuştu. Tam Türk usulü "ben yaparım abi" demiş ve başlamıştık. Sağolsun halen de danışmanlığımı yapan deneyimli radyocu, bir yerde yemek yerken "bu konuştuklarınızı radyoda konuşun, çok sevilirsiniz" demişti. İlk senemizi Müdür ile tamamlamış ve tahminlerin ötesinde bir ilgi görmüştük. Sonraki senelerde ise değişen konuklarla programı sürdürme durumunda oldum. Son üç senemizde ise sevgili hesapçı ile beraberiz. Her zaman farkettiğim şey ise sene başlarında tutuk olduğumuz. Belki yaz aylarının rehaveti, belki siyasetin de yaz aylarında tatilde olması programa asılma isteğimizi azaltmakta.

Bu haftada kendimizi yormadan, kimseye fazla kızmadan, kızdırmadan programı bitirdik. Bir Ankara'lı hanım dinleyicimiz, asla soluk almadan salvo seklinde konustu. En ilgi çekici olan onunla yaptığımız muhabbet idi. Anlayamadığım bir durum insanların minimal bilgi ile nasıl bu kadar büyük büyük fikirlere sahip oldukları. Dünyanın dengesi değişirken ve bu denge değişikliğinde terazinin en önemli noktası ortadoğu iken, birisi çıkıp da bu düzenlemeyi yapanlara rest çekelim, gidelim İran ile Çin ile ortaklık kuralım derse, bu akla şaşarım. Malum efendilik var serde, orantısız güç uygulamamaya ve mikrofon başında olmanın avantajını kullanmamaya niyetliyiz, fazla üzerine gitmedik dinleyicimizin. Sonradan düşününce bunu ille de blog da zikretmeliyim dedim.

Biiiir: Bu ülkede olan şeyleri küçük görüp gücümüzü azınsayarak bir yere varılmadığı gibi,
İkiiii: Süper güçlere sineyi siper de edemezsiniz. Yenmez, yemezler. Kahramanlık hikayelerini kimse sizin aldığınız gibi alıp kabul etmez. Çapınızı ve direnç noktalarınızı bileceksiniz ve yeni olusan düzende ille de yerinizi akıl ile ve plan program ile alacaksınız. Budur..

İngilizcesi olanlar için çok önemli gördüğüm bir blog sitesini tavsiye ediyorum. Değerli analist Nuri Yalçın'ın makaleleri burada:

www.monitor.newsvine.com

Bu arada usta da sehrimize geliyor; kendisinden feyz alıp daha bir canlı olmak niyetindeyiz.

Güzel kalın

Doktor

2 Comments:

At 3:11 PM, Anonymous Anonymous said...

Şahane bir programdı. Hesapçının yokluğunda böyle kaliteli programların çıkması, hesapçıyı daha dikkatli olmağa sevkeder sanırım. Alternatifler çoğaldıkça gözden düşebilir. !
Doktor’un performansı iyiydi. Tazelenmiş gelmiş. Programda biraz müşterilere çatarsa,
İşi yokuşa sürerse anlayın ki durum iyi ve konuşmak istiyor. Keyifli dakikalar başlıyor demektir. Programın tadı da böyle çıkıyor zaten. Buna rağmen doktor çok itidalli ve sabırlı.
Kimliklerini açıklayacaklarını söylediler ben bunu hiç beğenmedim. Yıllardır süre gelen tatlı bir gelenek bu, meraklısını başka yollarla söyleyin kimliğinizi ama doktor'u bozmayın derim.
Konular : Hilmi paşa meselesine tamamen katılıyorum. Cumhuriyet tarihinin en demokrat ve en asker paşasını uğurladık. Sayıları artar inşallah.
Lübnan’a tabiî ki asker yollayacağız. Bunun aksini savunmanın mantıklı bi tarafı yok. zaten bilerek yada bilmeyerek chp’ nin kucağına oturanlar dışında da bunu savunan yok.
Yargıtay başkanının dedikleri ; devletin dinsiz olması ne kadar makulse insanların dininin olmasıda o kadar makul, burada sorun ben laikim diyen devletin imamların eline hutbe yazıp verecek kadar dine karışmış olmasında.
Irak; Eee tezkere geçmedi de ne oldu armut gibi oturmuş ortadoğuyu seyrediyor. Terör bitsin diye bekliyoruz . Bundan sonra da seyredeceğiz. Benim en kızdığım şeyse tezkerelere asker göndermeye karşı olanların insacıllık edebiyatı yapanlarla aynı taife olması. Sen gitmezsen birileri gidecek ve elin gavuru da gittiği yerde çiçek dağıtmayacak herhalde. Ankaralı hanım dinleyiciye şaşmamak elde değil. Fikir dediğin saçmada olsa başıyla sonuyla bir tutarlılık taşımalı.
Doktorun mebusluğu; Filmin koptuğu yerdi, gülmekten bi hal olduk, Baykal konuşuyor doktor gülüyor, yaka paça dışarı atıyorlar doktor yine gülüyor ,(abartalım ) Baykal meclisten çıkmış eve gidecek bizim ki bahçede çimenlerin içinde yine gülüyor…Şöyle siyah beyaz bir film olarak gözünüzün önüne getirin. Şaka sı adamı böyle yapıyorsa gerçeğinden Allah korusun. Doktora mebusluk yakışır ama chp de değil . sevimli bi mebus olurdu. Bürokrasiyi takmayan ama bürokrasiye çok takılan, hep terse parmak kaldıran, hani şöyle ölünce kıymeti bilinecek , fikirleri 100 yıl sonra anlaşılabilecek türden! Besim abi dursaydı olurdu bu iş, en azından parti mecliste bir sandalyeyle de olsa temsil edilirdi. Hoşçakalın
Dinleyici Mazhar

 
At 11:17 AM, Blogger doktor yagci said...

Mazhar;
Tek diyebileceğim şey, programı böyle dikatli dinleyen dinleyicilerin olması dehşet keyif verici. Söylediklerine de gönülden katıldığımı zaten biliyorsun.

 

Post a Comment

<< Home

Mesothelioma Asbestos, Mesothelioma Cancer, Malignant Mesothelioma, Mesothelioma Attorney.
Mesothelioma