doktor&hesapci

TGRT-FM de Cuma günleri saat 20.00 civarlarında yayına giren programın paralelinde fikir alışverişi için yapılmış bir blog dur. Yorumlarınızı bırakmakta nazlanmayın.

Monday, February 12, 2007

9 şubat 2007.. İkinci dalga

İçimden geldiği gibi yazdığım bu yazıda insanları kırar ya da üzersem şimdiden özür dilerim. Ben öncelikle vatanseverlik tanımının yeniden yapılması yanlısıyım. Suçlayıcı ve "sev yahut terket" temelindeki vatanseverliğin bölücülük olduğuna inanıyorum.

İKİNCİ DALGA

Hrant Dink cinayeti sonrasında bilmem farkedildi mi; ulusalcı ve ırkçı çevrelerde bir sessizlik hakim oldu. Adeta bir omerta hali. Bu cinayet hiç olmamış, hiç kimse suçlu değil gibi bir hava oluştu. Başka yönlere bakarak zaman geçirme durumu.. Ne bir ses ne de bir nefes. Sonra cep telefonlarımıza mesajlar düştü: "Taksim' de travesti Cansu öldürüldü, onbinler yürüdü, hepimiz Cansu yuz, hepimiz i.neyiz diye bağırdılar" mealinde.. Biliniyordu ki; memlekette "kardeşim ben ermeni mermeni değilim! " diyerek feveran edecek bir büyük kalabalık vardı. İşte bu kalabalığı kullanarak olayın vahameti örtülmeye çalışıldı. Bazı ticaret odası başkanları da da dahil olmak üzere eski askerler, sağ parti idarecileri (Baykal da içinde) bazı bürokratlar milliyetçi kitleye üzeri örtülü bir destek verdiler.. Böylece halkın kanaat önderi olarak kabul ettiği bu kişiler sayesinde kendisini yanlız hissetmemesi sağlandı..

Bu ikinci dalga çok tehlikeli zira toplumsal patlamaların oluşacağı ayrışma noktalarından geçiyor. Bir takım paramiliter güçlerin organize edilmeye çalışılması da bu tehlikenin ana eksenini oluşturuyor. Devlete yardım edeceğini söyleyen bu güçlere ve de bunları organize etmeye çalışan emekli bürokratlara bir içişleri bakanı çıkıp da "kardeşim bunu yapmaya kalkanlar yakalanacak ve suçlu muamelesi görecektir" demiyor..

Her şeyin başında gerçek vatanseverliğin ne olduğunu belirleyip bu topraklarda yaşamayı bedellerine rağmen severek isteyerek tercih eden insanlar kökenlerine bakılmaksızın eşit ve hürmete değer kabul edilip ayrımdan kaçınılmalıdır. Ve bu sosyal barışı isteyen her Türk vatandaşı önüne gelen herkese bunu anlatmalıdır. Tabii anlatmadan önce içselleştirmek de gerekir..

Yerseniz
Doktor

2 Comments:

At 3:38 PM, Anonymous Anonymous said...

Geçen hafta ki yazımdan(doktorun yazıyı takdim şeklinden) ötürü bir kaç arkadaş tarafından kınandım. Sen nasıl olurda doktorun vatanı yeterince sevmediğini ima edersin deyu bana epey laf söylediler. İzah ettim: arkadaşlar iş sizin zannettiğiniz gibi değil, açın bakın yazının aslı blogda, ben sadece doktorun uslubundan kaynaklanan kötü zannın meşru görülen vatanseverlik, edebiyatının kat be kat fevkinde olduğunu imadan başka bişey yapmadım. Yok ki bir alet doktora üfletelim sapına kadar vatansever olduğunu görsün vatandaş. Bizde acizene duruma ışık tutalım katkıda bulunalım dedik.
Doktor "ne yani biz vatansever değil miyiz?" diyerek cümleyi bitirince durumum biraz sallantı da kaldı. Kabak başımızda patlamadan dostlara durumu izah ettik, düşmanlarımız da haberdar olsun.
Doktorun yazdıklarına katılmamak mümkün değil. Vatan sevgisi duygu dünyamıza ait vazgeçilemez bir değerdir. Fakat bir yüzyıldır içini boşaltıp duygularımızın ırzına geçenlerin bugün, vatan vatan diye feryat etmesi enteresandır. Ecevitlerin “ din elden gidiyor” demesine benziyor biraz. Bugün vatanseverlik hamaseti adım adım demokrasiye gidişimizi dizginlemek için bizi duygusal anlamda bağlamaya çalışanların bir taktiğidir. AB ye iyice yaklaştıkça göreceğiz ki ömrünü dine söğmekle, dindarları boğmakla geçirenler birden bire ey millet dinine sahip çık İslamiyet elden gidiyor diye feryada başlayacaktır. Yüz bulurlarsa da vatanı, milleti, dini kurtarmaya kalkışacaklardır. İttihad terakki geleneğinin taktiğidir bu, fakat bu sefer tutmayacak. Hrant’ın cenazesi buna olan inancımızı artırdı. Halkın duruşu burada esas belirleyicidir doktorun kastettiği de bu halk duruşu. Evet bugün ülkemiz de vatanseverlikten geçinen bir zümre olduğu gibi gerçekten safiyane duygularla vatanın satıldığına, gavurlara peşkeş çekildiğine, bölündüğüne inanan ciddi bir kitle de var. Kartlar bu kitle üzerine oynanıyor , yerler mi göreceğiz. Millet olarak bir kırılma noktasından geçmekteyiz. Ya demokrasi diyeceğiz, ya da senelerdir okunan martavala devam. Cinayet sonrası ulusalcı zümrenin sessizliği benimde dikkatimi çekti hele katil yakalanınca Ertuğrul Özkök’ün birbirimizi suçlamayı bırakalım, bunu kim tahrik etti gibi yaklaşımlardan uzak sosyal bir olgu olarak üzerine eğilelim (CnnTürk) yorumu “şecaat arzederken merdi kıpti kendi sirkatin söyler” deyişini çağrıştırdı.
Hayırlısı olsun.
Bu arada doktorun şahane tespitlerinden biride Cumhuriyeti Kurtaran Adam’ın! üslubunda ki değişiklik ve duygusallık galiba doktor haklı 20 küsür yıllık Hürriyet birlikteliği sona erecek gibi. Ona da hayırlısı olsun
Laz Ali bizi şaşırtıyor, harika bir iş çıkarttı tebrik ediyor başarılarının devamını diliyoruz.
Ne desen,
Ne nakıştır, ne desen
Anlamazlar Hasan Amuca,
Sen ne desen

Selamlar Mazhar

 
At 12:16 PM, Blogger doktor yagci said...

Mazhar;
Hasan amucamızı tarifte cinas da kullandın ya artık ne yapsalar gam yemem. Şaka bir yana Hasan amca beni cidden ayar etti. Hani şerh için ikinci kez arayıp şerhe muhtaç bir konuşma yapınca harbi harbi "zıpladım". Bir gün program arşivlerini ses dosyaları halinde bir server da toplamak nasip olursa dinleyecekler için "izahlı içtihatlı Hasan amuca rehberi" de vermemiz gerekecek.

 

Post a Comment

<< Home

Mesothelioma Asbestos, Mesothelioma Cancer, Malignant Mesothelioma, Mesothelioma Attorney.
Mesothelioma